Kendimize yönelik bir şeyler yapmak için yola çıktığımızda, başlamak için en iyi yer sınırlardır!
Kendi önceliklerimizi, sınırlarımızı bilmek ve bu sınırları koşullara göre koruyup esnetmek öz bakımın temel koşullarındandır.
Sınır Nedir?
Sınırlar, fiziksel ve zihinsel esenliği desteklemek için etrafımıza çizdiğimiz hayali çizgilerdir ve neredeyse hayatımızın tüm yönleri için geçerlidir. Kendi alışkanlıklarımız ve davranışlarımızla, kendimiz için belirlediğimiz sınırlar vardır. Belli bir saate kadar dışarıda vakit geçirmek, bazı saat aralıklarında teknolojik alet kullanmamak, ekran süresini sınırlamak kendimiz için belirlediğimiz sınırlara örnek gösterilebilir. Ayrıca kişisel ve profesyonel ilişkilerimizde başkalarıyla da sınırlar oluştururuz. Bu kişilerarası sınırlar, diğer insanlarla ne kadar temas kurduğumuzu, onlarla nasıl temaslar kurduğumuzu, ilişkilerimizde ne kadar verip ne kadar istediğimizi, insanlara ne kadar zaman ayırdığımızı ve kendimize ne kadar zaman ayırdığımızı belirler.
Sınırlar her zaman sabit değildir, bu nedenle onları oluşturmak ve sürdürmek her zaman devam eden bir çalışmadır. Ancak kendimizi yorgun, tükenmiş, kırgın veya öfkeli hissettiğimizde, büyük olasılıkla sınırlarımız üzerinde durmamız gerektiğini işaret eden noktalar mevcuttur.
Öz bakımın temelini oluşturan sınırlarınızı keşfetmek için ipuçları:
- Geçmişe bakın: Yorucu, zor veya olumsuz olan hangi deneyimleri hatırlıyorsunuz? Belki de bunlar zorlu bir şekilde sona eren ilişkiler, çok uzun süre tahammül ettiğimiz iş ortamları veya hayatınızdaki özellikle ağır ve zorlayıcı olan dö Geriye dönüp baktığınızda, sınır ihlali yaptığınız durumlar var mıydı? Kendi ihtiyaçlarınız pahasına başkalarına aşırı uyum sağladığınız zamanlar oldu mu? Bu deneyimler hangi ihtiyaçların altını çizdi? Açık iletişim, içgüdüleri dinleme gibi hangi davranışlar bu durumları iyileştirebilirdi? Geçen sefer görülemeyen hangi uyarı işaretleri mevcut olabilir?
- Şimdiki zamana bakın: Hayatınızın şu anında kendinize ne kadar iyi bakıyorsunuz? Kendi ihtiyaçlarınızı fark etmek ve karşılamak için yeterince enerji ve vakit ayırıyor musunuz? Başkalarına odaklanarak kendinizi yıpratma eğiliminde misiniz? Kendinizi bazı olay veya insanlardan korkarken buluyor musunuz? Hangi durumların ve kişilerin korku veya kaçınma hissine neden olduğunu düşünün ve bu durumların sınırları nasıl zorluyor olabileceğini araştırın.
- Farkında olun: Dikkat verildiğinde, vücudumuz bir şeylerin yanlış gittiğini bize bildirir. Yumruk sıkma, mide ağrısı, kalp çarpıntısı: Bunların hepsi bir şeylerin ters gittiğinin işaretleridir. (Tıbbi rahatsızlığın dışlanması burada önemli bir noktadır) Bedenimizle birlikte kalabilirsek, bu ipuçlarını güçlendirilmesi gereken sınırları belirlememize yardımcı olması için kullanabiliriz. Bunun farkında olabilmek için, gün sonlarında gün içinde yaşadığınız durumları ve bunlar sonrasında gerçekleşen duygusal ve fiziksel tepkilerinizi inceleyebilirsiniz.
Psychology Today yazısından çevrilmiştir.